30 Haziran 2016 Perşembe
Beklediğimiz Filmden Görüntüler Gelmeye Devam Ediyor!: IT
Stephen King'in IT kitabı daha önce 1990 yılında mini dizi halinde yayınlanmıştı. Ve tabii ki çok sevilmişti. Yönetmeni Tommy Lee Wallace, bu mini dizisiyle büyük övgü toplamıştı. Aynı zamanda palyaço fobisi olanların fobisinin nedeni de bu karakter! (Tabii ki her palyaço fobisi olanlar bu filmden dolayı korkmuyor palyaçolardan. Ordan burdan duyuyorlar bu fobileri, sonra ay ben korkarım modu:(( )
En kötü karakterler listesine girmiş Pennywise karakterini mini dizide Tim Curry oynarken, şimdi Hemlock Grove'dan tanıdığımız Bill Skarsgard film için canlandıracak. (Pennywise'la da çok benziyorlar.)
Açıkçası performansı için -yüzleri ne kadar benzese de- önyargılarım var, Tim Curry'nin yeri bende çok ayrı; ve Bill'e güvenemiyorum.
Aman sen güvenmesen ne olacak! dediğinizi duyuyorum:(
Her neyse konumuza dönelim! Mama'yı da yöneten yönetmenimiz Andres Muschietti, Instagram'a setten birkaç görüntü attı!
8 Eylül 2017'de vizyona girecek! Bakalım beklentilerimizi karşılayacak mı!
28 Haziran 2016 Salı
Son İzlediğim Filmi Eleştiriyorum: Before I Wake
Yazı yazmak için konu arıyordum madem, ben de yapmayı çok sevdiğim şeyi yani eleştirmek için tekrar klavye başına oturdum!
Dün akşam yeni bir korku filmi izledim. Uzun zamandır korku filmi arayışındayken, üstüne The Conjuring 2'ye gidememiş olmamın üzüntüsünü yaşıyordum. En son annem imdadıma yetişti, sonuç olarak bulduğu filmi yani Before I Wake'i izlemeye karar verdik.
Öncelikle konusuna girmeden filmi yüzeysel olarak anlatmak istiyorum.
5 Ağustos 2016'da Türkiye'de vizyona girmesi beklenen film, Imdb'de 6,2 puan almış. (Aha da buradan)
Filmin uzunluğunun da bir buçuk saat olmasıyla "Ay yeter, ne zaman bitecek bu film?" sorusunu izleyicinin aklına getirmiyor, aksine "10 dakika daha uzataydılar, film yarıda kalacak!" korkusunu yaşatıyordu.
Hemmen filmin konusuna geçeyim:
Jessie ve Mark küçük oğulları Sean'ın ölümünden sonra 8 yaşındaki Cody'i evlat edinmeye karar verirler. Jessie,Sean'ın yasını tutmaya devam ediyordur. Cody oldukça sevecen ve normal bir çocuktur. Ancak uyumaktan korkması dışında. Jessie ve Mark bir süre sonra Cody uykuya daldığında, Cody'nin rüyalarının gerçekleştiğini farkeder. Jessie; Cody'i, oğlu Sean'la iletişim kurmak için kullanmaya başlamıştır, ancak rüyaların sadece iyi rüyalardan ibaret olmadığını aklından kaçırmıştır.
Filmin kadrosuna bakarsak, Mavi Korku ve Öldüren Sis filmlerinden tanıdığımız Thomas Jane Mark karakterini canlandırıyor. Kate Bosworth'u ise efsane 21 filminden tanıyoruz, bu filmde ise Jessie rolünü oynuyor.
Dün akşam yeni bir korku filmi izledim. Uzun zamandır korku filmi arayışındayken, üstüne The Conjuring 2'ye gidememiş olmamın üzüntüsünü yaşıyordum. En son annem imdadıma yetişti, sonuç olarak bulduğu filmi yani Before I Wake'i izlemeye karar verdik.
Öncelikle konusuna girmeden filmi yüzeysel olarak anlatmak istiyorum.
5 Ağustos 2016'da Türkiye'de vizyona girmesi beklenen film, Imdb'de 6,2 puan almış. (Aha da buradan)
Filmin uzunluğunun da bir buçuk saat olmasıyla "Ay yeter, ne zaman bitecek bu film?" sorusunu izleyicinin aklına getirmiyor, aksine "10 dakika daha uzataydılar, film yarıda kalacak!" korkusunu yaşatıyordu.
Hemmen filmin konusuna geçeyim:
Jessie ve Mark küçük oğulları Sean'ın ölümünden sonra 8 yaşındaki Cody'i evlat edinmeye karar verirler. Jessie,Sean'ın yasını tutmaya devam ediyordur. Cody oldukça sevecen ve normal bir çocuktur. Ancak uyumaktan korkması dışında. Jessie ve Mark bir süre sonra Cody uykuya daldığında, Cody'nin rüyalarının gerçekleştiğini farkeder. Jessie; Cody'i, oğlu Sean'la iletişim kurmak için kullanmaya başlamıştır, ancak rüyaların sadece iyi rüyalardan ibaret olmadığını aklından kaçırmıştır.
Filmin kadrosuna bakarsak, Mavi Korku ve Öldüren Sis filmlerinden tanıdığımız Thomas Jane Mark karakterini canlandırıyor. Kate Bosworth'u ise efsane 21 filminden tanıyoruz, bu filmde ise Jessie rolünü oynuyor.
GENEL OLARAK YORUMUM:
Keyifli ve bolca gerilimli çerezlik bir film tadındaydı, Mama tadı almama rağmen konusuyla farkını ortaya koymayı başarmış.
Tavsiye ederim!
FRAGMANI İZLEMEK İSTEYENLER İÇİN
FRAGMANI İZLEMEK İSTEYENLER İÇİN
26 Haziran 2016 Pazar
Çılgınsın Man!: Ted Serios
DÜŞÜNCE FOTOĞRAFÇILIĞI
Öncelikle, nedir bu düşünce fotoğrafçılığı?
Düşünce fotoğrafçılığı, fotoğraf filmleri üzerinde paranormal yetilerin kullanılmasıyla görüntüler oluşturmaktır. Yani açıkça, zihninden geçen şeyleri -düşüncelerin- fotoğrafını özel yetiler kullanarak çekilebilmesidir.
19.yüzyıl etkisiyle ortaya çıkan düşünce fotoğrafçılığı birkaç fotoğrafçının elinden de geçti, ancak tek başarılı sonuç elde etmiş kişi Ted Serios olmuştu.
Ted Serios, 27 Kasım 1918 yılında Kansas City'de doğdu. Annesi Alman babası ise Yunan'dı. Polaroid makinelerin de çok popüler olduğu bu dönemde Ted'in fotoğrafçılığa ilgisi had safhadaydı ve kendine bir polaroid makine aldı.
Fotoğraflarını genelde sarhoşken çeken Ted Serios, makine objektifine odaklandığında zihnindeki düşünceyi kameradaki filme aktarabiliyordu. Bu inanılmayacak bir olaydı.
Eğer The X-Files izleyicisiyseniz ve kendinize "Bu olayı ben nerden biliyorum abi ya?" diye soruyorsanız hemen cevaplıyorum. Dizinin 4.sezon 4.bölümü olan "Unruhe" adlı bölümünde bu konu işlenmişti. (Ah Scully'im, vah Scully'im...)
Ted Serios'un psikiyatristi Dr. Jule Eisenbund, Ted için onun alkolik olduğunu, birçok davranış bozukluğuna sahip olduğunu söylemiştir.
Ted'in fotoğrafını çekerkenki videosu aşağıda. Var mı gönüllülerimiz? Ha bir de, belgeselini izlemek isteyen varsa hemen buraya tıklasın!
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)